Her seferinde başlık yazarken 'Seyahat' kelimesinin nasıl yazıldığına baktığımı itiraf etmeliyim. Bu sefer vukuatım büyük. Nered...

Tren Seyahatleri #6 Esrarkeş Cincüce

Mayıs 18, 2014 Teknofil 13 Comments


Her seferinde başlık yazarken 'Seyahat' kelimesinin nasıl yazıldığına baktığımı itiraf etmeliyim. Bu sefer vukuatım büyük. Neredeyse iki aydır Tren Seyahatleri yazısı yazmamışım. Çünkü iki aydır Ankara'ya gitmiyordum. Bu yüzden 3-4 günlüğüne de olsa bir gideyim dedim. Sonuçta Sivas bir Ankara değil.


Ek ders saatine karar veremeyen hoca yüzünden her ihtimale karşı gece 23.35'deki Güney Kurtalan Ekspresine bilet aldım. Ders erken bittiği için yurtta fazla duramadım yine gara gidip eşyalarımı bıraktım ve İstasyon Caddesinde yürüyüşe çıktım. Tam yolda katık edecek bir şeyler almaya gidiyordum. Yolda sınıftan uzun saçlı birileriyle karşılaştım. Bu Ümit ve Hasan ile birlikte tren garına gittik. O kadar eşya arasından bir flash bellek bulup onlara verdim. Hiç tren garına girmediklerini söyleyince etraflıca garı gezdirdim. Sonra onlarla beraber meydana geri döndüm. Çift Minareli'nin orada bir adamın fotoğraf çektiğini görünce durup baktık ki, iki minarenin arasında dolunay belirmiş; aşağıdaki gibi olmuştu. Bir de sokak lambası o kadar parlak olmasa daha iyi olurmuş :)


Garın önündeki trafik lambalarından geçmek üzereyken soldan sağa yedi haneli bir ışık gördüm. Kulaklığımı çıkarıp o dikkat çekici korna sesini duyunca koşmaya başladım. İlk defa bir trene geç kalma korkusuyla koştum. Ama zaten şehirlerde on dakika beklemiyor muydu? Gereksizdi o zaman telaşım.
Kalktıktan sonra yazmaya başladım. Trende mürekkep doldurmak zor olduğu için yanıma yedek kalem aldım. Çünkü mürekkebi az olduğunu tahmin ediyordum. en son yanımdaki yataktan biri istemişti bende günlüğünde hayali cemaatine vaaz verdiğini öğrenince geri istedim. Dilerim ki başka dolma kalemler kötü hayallere alet edilmesin :)

Sınıfımca dolma kalemliği kabul edilmeyen kalem&mürekkep ikisi
Hepsi dolma kalemin ciddi bir şey olması gerektiği yanılgısına düşmüş insanlar...

Hemen sol yanımdaki kızlar ön koltuktaki bir çocukla 'ce-e' oynuyordu. Annesi "Ödünç alabilirsiniz, isterseniz" diyerek çocuğu koltuğun üzerinden onların kucağına bıraktı. Çocuk sürekli kızların saçını çekip onlara tokat atıyordu. Tokatçı çocuk annesinin yanına dönünce, gösterilen ilgiyi kıskanan kız kardeşi bu seferde onu tokatlamaya başladı :)

Kırıkkale'den o kadar çok kişi bindi ki, vagonda 10-20 kişi ayakta gidiyordu. İşte bu yüzden ekspress trenleri pek tercih etmiyorum. Numarasız bir vagon koyup oraya sınırsız bilet kesiyorlar. İnsanlar da böyle dışarı ta 3. vagona kadar taşıyor.
Orada olduğunu fark etmediğim bir adam çocuk sesinden rahatsız olunca "Sigara içer misin? Sigara vereyim mi?" diye sordu. Ben şaşkınlıkla cevap veremeyince "Sigara içiyor musun?" dedi. İçmediğimi söyledim. Adamın söylediğine değil tipine,kılığına şaşırmıştım. Harry Potter filminden fırlamış gibi bir hali vardı. Üstünde koyu yeşil bir ceket ve aynı renkte kadife pantolon vardı. Pantolonuna önceden plug edilmiş tütün cebini karıştırarak, hızlı adımlarla vagondan çıktı. Yaşlı gözükmesine rağmen çok hızlı yürüyordu. Ben kafabandlı kulaklığımı taktıktan sonra, arkadan kulaklığımı düşürüp "Saat kaç saat?" diye bağırdı. İzlediğim şeyin kapanmasını ve ana ekranın gelmesini beklerken tekrar sordu. o an ne içtiğini anladım. Anlaşılan içtiği sigara değilmiş. Saati söyleyip başımdan gitmesini bekledim ve Ankara'ya varmayı.

Sizce dolma kalem ciddi bir mesele mi? Yorum yapın, fikrinizi söyleyin.

Herkese Bol Yeşilay'lı Günler Dilerim :)

13 yorum:

  1. Dolma kalem ciddi bir mesele tabi ama yazının güzelliği de önemli.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sayın İldeniz
      Bence dolma kalem ya eğlenceli olmalıdır. Ya da yazarken haz vermelidir. Dolma kalemin ve mürekkebin siyah yada mavi olması gerekmiyor. Çünkü dolma kalem sadece imza atmak için kullanılmaz, hayatın her anında kullanılabilir. Versatil kalemle yazılacak yerlerde de kullanılabilir. Resim yaparken de.
      Ben ders notlarını dolma kalemle alırken "ne tuhaf adamsın şu iğrenç yazın için mürekkep harcıyorsun niye?" demişti. Hatta Mürekkepbalığı dergisinin 1. sayısında bir dolma kalem koleksiyoneri (yani sadece alıp kutuya atan adamın biri) "yazısı çirkin olanlar dolma kalem kullanmasın" demeye getirdiği konuşmasını hiç doğru bulmuyorum. Yazı zaten dolma kalemle yazıldıkça güzelleşir. Dolma kalem kullanmayan bir insan "benim yazım daha güzel olamazdı" derse büyük bir yanlışın içinde demektir.

      Yorumunuz için teşekkür eder iyi günler dilerim.

      Sil
    2. Ben kpss çalışan biri olarak bütün notlarımı dolmakalemle alıyorum nerdeyse 100 sayfalı bir defteri çift taraflı yazdıgım halde bitirdim sayılır.
      Versatil kalemle almaktan daha az yorucu ve daha renkli oluyor.
      Herkes tavsiye edeirm

      Sil
    3. Söylediğim sadece size özel değildi.
      Yazısı benden daha güzel olan arkadaşım dolma kalem kullanınca daha güzel bir yazı ortaya çıkıyor.

      Sil
  2. Yanıtlar
    1. Ne güzel dolma kalem seven birine rastlamak! Günümüzde dolma kalem seven çok kişi yok Nihal Hanım :) Siz ne tür dolma kalemler kullanıyorsunuz? Özellikle sevdiğiniz bir kalem markası var m? Bize söylerseniz sevinirim :)

      Sil
  3. Dolmakalem ciddi mi bilmem ama ciddi olmayan dolmakalem kullanmaz diyebilirim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet Emre Bey, katılıyorum. Yazıda da dediğim gibi oda arkadaşım bir kaç gündür günlük yazmak için kalem istiyordu benden. Ben de millete dolma kalem sevgisi aşılamak için geri çevirmiyorum bu isteklerini ama. Bana bir kısmını okumak istedi. Meğersem bize empoze edemediği davranışları hayali cemaatine talimat verir gibi yazıyormuş. :)

      Sil
  4. Garip bir arkadaş.Ama yansıtıcı bir konuşmayı gün gün yazıp özümüze nasihat eder gibi günlük yazmak fikri fena değil :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet güzel fikir Emre :) Bu yüzden günlüğümüzü başkası okusun istemeyiz :)

      Sil
  5. PİSTONLU KALEMLER TERCİHİMDİR HER ZAMAN.NEDENDİR DİYE ÇOK DÜŞÜNDÜM.SANIRIM İLK DOLMAKALEMİM PİSTONLUYDU BİLİNÇALTINDA YATAN SEBEP BU OLABİLİRMİ?ANKARA İSTANBUL SEYAHATİM HER HAFTA OLMAK ÜZERE BİR YIL SÜRMÜŞTÜ.ANADOLU EXPRESİNE ABONE OLMUŞTUM SANKİ..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ah o İstanbul'a giden anahat trenlerine binebilseydim keşke. Ama Haydarpaşayı yaktılar. Şehrin dışına hızlı tren denen şeytan işi aletlerle insanları taşıyorlar. Sonra trene bindirdik diye kandırıp Haydarpaşayı müze yapacağız yada otel yapalım daha iyi diyorlar.

      Sil